Hatay, Antakya, Defne, Samandağ, Arsuz Radyosu Dinle

Hatay; Deprem Riski Yüksek Yer

Erzurum Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi araştırmasına göre, Doğu Anadolu Fay Zonu Karlıova’dan başlıyor. 500 kilometre uzunluğunda olan fay, ilimiz Hatay’a kadar devam ediyor. Söz konusu fay hattının deprem üretme potansiyeli çok yüksek.

Erzurum Atatürk Üniversitesi, Kuzeydoğu ve Doğu Anadolu fay hatlarının geçtiği Karlıova’nın, deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğunu belirledi. Depremin meydana geldiği Karlıova’nın yer bilimciler için çok önemli bir alan olduğunu belirten Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Çağlar Özer, açıklamalarında şunları söyledi:
“Depremin meydana geldiği bölgenin alt tarafında bulunan ‘arap plakası’, sürekli kuzey yönüne hareket halinde. Rusya’nın olduğu bölgede, Avrasya plakası var. O da sürekli güney yönlü harekete maruz bırakıyor. Tabiri caizse, oradaki Anadolu bloku sıkışmış durumda. Doğu Anadolu’nun topoğrafik olarak yüksek olmasının sebebi, jeolojik dönemlerde geçirdiği bu sıkışmadır. Fay plakalarının sürekli hareketli olduğu Karlıova, Kuzey Anadolu fay zonu ile Doğu Anadolu fay zonunun birleştiği bir bölge. Bölgede ayrıca birçok minimal fay segmenti var. Türkiye’nin iki büyük tektonik unsurunun birleştiği nokta. Kuzey Anadolu fay zonu, 1500 kilometre. Karlıova’dan başlayıp, İstanbul’u geçerek devam ediyor. Doğu Anadolu fay zonu, yine Karlıova’dan başlıyor. 500 kilometre uzunluğunda ve Hatay’a kadar devam ediyor.”
Karlıova’nın deprem üretme potansiyeli çok yüksek bir yer olduğunu vurgulayan Özer, “Tarihsel döneme baktığımızda, Karlıova bölgesinde, 15-20 yılda 5.6 ile 5.7 büyüklüğünde yani 5,5 ile 6 arasında çok sayıda deprem üretmiş. Bölgede, belli yıllarda depremlerin tekrarlanma potansiyeli var. Karlıova’da tektonik koşullar sebebiyle deprem olması gayet normal” dedi.
Karlıova’da depremin yaşandığı alanın hemen kuzeybatısında, Yedisu segmenti olarak bilinen faya dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Ender Bayrak, “Bu fay, şu anki ana sokuş olduğu faydan biraz daha büyük. Burası, sismik boşluk diye tabir edilen alana denk geliyor. O bölgede bir deprem olursa, büyüklüğü 6 ile 6,5 arasında olabilir. Bölgede böyle bir tehlike var. O bölgedeki köylerdeki yapıları hızlıca elden geçirmek gereklidir” dedi.
Deprem Araştırma Merkezi Öğretim Görevlisi Şükran Perk ise deprem çantasının önemine dikkat çekti. Evlerde her kişiye ait bir deprem çantası olması gerektiğini belirten Perk, çantaların içinde su, fener, pil, kağıt, kalem, bozulmayan konserve yiyecekler ile düdük bulundurulmasını istedi.